Suriye’nin başkenti Şam, yıllar süren savaşın ardından, Beşar Esad rejiminin düşmesinin etkisiyle yeniden bir canlanma sürecine girdi. Bu yılki Ramazan Bayramı, şehirdeki ekonomik zorluklara rağmen sembolizm ve paylaşılan acılarla dolu özel bir zamanı temsil ediyor.
Bir zamanlar yaşamın kalbi olan pazarlar, Suriyelilerin hayatlarını zorlaştıran ekonomik engellere rağmen, bayram hazırlıkları için alışveriş yapan kalabalıklarla yeniden dolup taşıyor. Şam’daki bir Suriyeli, "Bizim için en büyük bayram Beşar Esad rejiminin düşmesidir, ancak Ramazan Bayramı bu yıl başka bir anlam taşıyor" dedi.
Şam'da, pazarların eski korkulu halinden uzaklaşarak yeniden canlanması, şehre uzun zamandır görmediği bir canlılık getiriyor. Satıcıların yüksek sesle seslendiği, geleneksel tatlılar ve renkli balonların satıldığı tezgahlar, büyük mağazalarla rekabet ederek şehre renk katıyor.
Al-Hamra sokak pazarındaki bir satıcı, alışverişte gözle görülür bir iyileşme olduğunu belirterek, "Durum son yıllara göre çok daha iyi. Pazarlarda net bir hareketlilik var ve insanlar dışarı çıkarken daha rahat hissediyor" diyor. Güvenlik istikrarının bu iyileşmeye neden olduğunu vurgulayan satıcı, insanların eskisi gibi geceleri dışarı çıkmaktan korkmadığını belirtti.
Ancak, bayram kutlamalarının ardında ciddi ekonomik zorluklar gizleniyor. Temel ihtiyaç maddelerinin yüksek fiyatları ve iş bulmanın zorluğu, normal yaşamı yeniden inşa etme çabalarını engelliyor. Bu bayram, Beşar Esad rejiminin düşmesinin ardından Suriye'deki yeni yönetim tarafından şekillendirilen bir dönemi simgeliyor.
Birleşmiş Milletler’e göre, 1,2 milyondan fazla Suriyeli mülteci, yıllar sonra ülkelerine geri döndü. İsveç’ten sekiz yıl sonra ailesiyle bayramı kutlamak için dönen İnas, Suriye’nin eskisinden çok farklı olduğunu fark etti. Yıkılmış binalar ve yenilenmesi gereken sokaklar olsa da, Şam'daki yeni ruh değişimi gözle görülür şekilde hissediliyor. İnas, "Şam artık çok farklı. İnsanlar gelecekle ilgili güvenle konuşuyor, pazarlar hayat dolu, çocuklar sokaklarda korkusuzca oynuyor" dedi.
