Los Angeles'ın değişik bölgelerinde başlayan ve şiddetli rüzgarlar nedeniyle hızlıca yayılan yangınlar 9. gününde devam ediyor.
37 bin dönümden fazla alanı kül eden yangınlarda hayatını kaybedenlerin sayısı 25'e yükseldi, yaklaşık 150 bin kişi için tahliye emri verildi. Afette 12 binden fazla yapı hasar gördü veya kullanılamaz hale geldi. Devam eden yangınların neden olduğu toplam hasar ve ekonomik kaybın 250 milyar dolar ile 275 milyar dolar arasında olacağı tahmin ediliyor.
"Tehlikeli hava durumu" uyarısı
Los Angeles ve kuzeydeki Ventura ilçesinin bazı bölgeleri hala 'yüksek yangın riski' uyarıları ile karşı karşıya. Yetkililer Santa Ana rüzgarları nedeniyle “yangının hızla yayılma riski” konusunda uyarılarda bulunurken çok nadir olarak kullanılan "tehlikeli hava durumu” tanımlamasını kullanıyor. Los Angeles Times'ın haberine göre, Los Angeles son aylarda dört kez “tehlikeli hava durumu” uyarısı ile karşı karşıya kaldı ve önceki üç uyarının hepsi büyük orman yangınlarıyla sonuçlandı.
"Önümüzdeki 24 saat boyunca durum tehlikeli"
Los Angeles bölge şerifi Robert Luna önümüzdeki 24 saat boyunca durumun hala çok tehlikeli olduğunu vurgulayarak “İnsanların artık her şeyin yolunda olduğunu düşünmelerini istemiyorum. Çünkü henüz hiçbir şey yolunda değil" dedi.
Los Angeles Belediye Başkanı Karen Bass ise düzenlediği basın toplantısında Meksika'dan getirilen çok sayıda ek itfaiyecinin bölgedeki yeni tehditle yüzleşmeye hazır olduğunu vurguladı.
Alev hortumu uyarısı
Meteorologlar, bölgedeki hava koşullarının alev hortumlarına neden olabileceği uyarısında bulundu. 10 ila 50 metre yüksekliğe ulaşabilen ve nadir görülen alev hortumları, yangının şiddetini körükleyerek alevlerin büyümesine yol açıyor.
Kimyasal maddeler içme suyuna karışabilir
Bölge sakinlerini tek bekleyen tehlike devasa alevler değil, uzmanlar söz konusu yangınlar nedeniyle içme sularının kimyasal maddelerle kirlenebileceği uyarısında bulundu.
Purdue Üniversitesi'nden Andrew Whelton, yangınların şehirlerde olmasının altyapının "ağır" hasar görmesine yol açtığını belirterek, içme suyuna ilişkin sistemlerin zarar görmesi halinde "kül, duman, kurum, diğer kalıntılar ve gazların" su şebekelerine girebileceğini kaydetti.
Yapı malzemelerindeki kimyasal olarak tasarlanmış sentetiklerin yandıktan sonra partikül ve gaz salımı yaptığını söyleyen Whelton, bu elementlerin özellikle "zehirli" olabileceğine dikkati çekti.
California Üniversitesi'nden Greg Pierce ise yangın esnasında su sistemlerindeki basıncın azalmasıyla toksinlerin suya karışabileceğini vurgulayarak, elektrik kesintilerinin de bu basınç kaybına sebep olabileceğine işaret etti.
Pierce, "Yangın durumunda tüm su sistemine güç beslemesini sürdürmek imkansız olmasa da gerçekten zordur." diye konuştu.