AMED TIMES- Eyleme kayıp yakınları, CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile hak savunucuları katıldı. Eylemde, gözaltında zorla kaybedilenlerin ve faili meçhul saldırı sonucu katledilenlerin fotoğrafları taşındı. Yine her hafta olduğu gibi çok sayıda çevik kuvvet ve sivil kolluk görevlileri alandaki yerini aldı. Bu hafta, Siirt’te 28 Şubat 1994 tarihinde gözaltında kaybedilen Mehmet İnan’ın akıbeti soruldu.
Eylemde Kürtçe konuşan İHD Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölge Temsilcisi Mehmet Tahir Saçaklı şunları söyledi : “ Bu hafta, 21 Şubat Anadil Günü kutlandı. Bölgemizde ve ülkede Kürtçeye yönelik yasak ve engeller sürüyor. İstanbul’da Kürt tiyatrocular, Kürtçe bir oyun oynamak istedi. Ancak Şişli Belediyesi buna izin vermedi. Öncesinde de Antep ve Patnos’ta aynı şekilde yasaklanmıştı. Bu Türkiye için bir ayıptır.
Başka bir haberde ise Kürt bir anne havaalanında başka bir dil bilmediği için saatlerce orada rehin gibi kaldı. Havaalanında birçok dilde duyuru ve anonslar yapılmasına rağmen Kürtçe yapılmıyor. Bu nedenle anne orada saatlerce kala kaldı. Bu çağ için büyük bir ayıp daha yaşanmış oldu.
Dil kaybolduğu zaman, ulus, kültür ve sanat yok olur. Bu yüzden dile yönelik tüm yasaklar ve tek dil anlayışından vazgeçilmelidir. Okullarda seçmeli olarak Kürtçe dersi verilmesi olumlu bir gelişmedir, ancak okullarda anadilde eğitim verilmelidir. Artık bu utanç son bulmalıdır.”
Ardından İHD Diyarbakır Şubesi Sekreteri Ömer Saman, kayıp Mehmet İnan’ın hikayesini Kürtçe okudu. Saman şöyle devam etti:
“İnan ailesi Siirt il sınırına yakın bir köyde ikamet eder. İnşaat işçisi olan Mehmet İnan evli ve 7 çocuk babasıdır. Mehmet İnan, 28 Şubat 1994 tarihinde kaybedilmeden önce iki ay ara ile iki kez gözaltına alınıp serbest bırakılır.
28 Şubat günü, ailesi ile köyde hayvanlarını otlattıkları sırada Mehmet İnan, ihtiyaçlarını tedarik etmek üzere Siirt’e gider. Akşam evine dönmeyince ailesi kaygılanmaya başlar. Oğullarını arayan aileye Mehmet İnan’ın silahlı kişilerce zorla bir arabaya bindirilerek kaçırıldığı bilgisi verilir. Baba Ali İnan, ertesi günün sabahında Siirt Cumhuriyet Savcılığına, Valiliğe ve Tugay Komutanlığına yazılı başvuruda bulunur. Ancak bir sonuç alamaz.
İnan’ın kayboluşundan yaklaşık 4-5 ay sonra, polisler baba Ali İnan’ı Siirt Emniyet Müdürlüğüne götürür. Orada kendisine bazı fotoğraflar gösterilir. Fotoğraftakilerin hiç biri babaya tanıdık gelmez. Polisler babayı geç bir saatte eve bırakır.
Ailenin tüm hukuki girişimlerine rağmen Mehmet İnan’dan o tarihten itibaren haber alınamaz.
