İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinde 2017 yılında görülen, hizmetin ayıplı olmasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası, Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ne taşındı. Yargıtay, çalışanın izni olmaksızın yapılan narkotik test sonucunun doğrulama yapılmadan iş yerine açıklanması nedeniyle hastane yönetimini suçlu buldu ve manevi tazminatın artırılması yönünde karar verdi.

Anestezi teknikerine izinsiz narkotik testi uygulandı

Davaya konu olay, İstanbul’daki bir hastanede anestezi teknikeri olarak çalışan kişinin, fenalaşması sonucu çalıştığı hastanede tedavi altına alınması ile başladı. Hastane yönetimi, çalışanın narkotik madde kullandığından şüphelenerek, izni olmadan kan ve idrar örnekleri üzerinde narkotik test yaptırdı. Pozitif çıkan sonuçlar doğrulama testi beklenmeden iş yerine bildirildi ve çalışandan istifası istendi.

Merkez Bankası faiz kararını bugün açıklıyor: Beklentiler ne yönde? Merkez Bankası faiz kararını bugün açıklıyor: Beklentiler ne yönde?

Hastane yönetiminin eylemi kişilik haklarına saldırı olarak değerlendirildi

Anestezi teknikerinin avukatı, müvekkilinin çalışma arkadaşları önünde aşağılandığını, hastanenin müvekkiline izni olmadan müdahale ettiğini ve bu durumun kişilik haklarının ihlali olduğunu belirtti. Ayrıca, doğrulama testinin negatif çıkması üzerine müvekkilinin mağduriyetinin daha da arttığını vurgulayarak, 250 bin TL manevi tazminat talep etti.

Yargıtay: Manevi tazminat artırılmalı

İlk Derece Mahkemesi, davacının maddi tazminat talebini reddederek, manevi tazminat olarak 4 bin TL ödenmesine hükmetti. Ancak Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, manevi tazminat miktarının somut olayın koşullarına göre oldukça düşük olduğuna karar vererek hükmü bozdu ve daha yüksek manevi tazminat verilmesi gerektiğine hükmetti. Yargıtay, bu kararıyla izinsiz narkotik testine yönelik emsal niteliğinde bir karara imza attı.

Kaynak: İHA