AMED TIMES - Amed Times olarak Toplumsal Mutabakat Derneği'ni (TMD) ziyaret ettik. TMD Genel Başkanı Mahmut Şimşek ile toplumun ortak bir mutabakatı nasıl olur? Türkiye’de sürekli konuşulan yeni bir anayasa neden yapılmıyor, nasıl yapılabilir ve önündeki engeller nelerdir? Yine Sivil Toplum Kuruluşları (STK), toplumsal sorunların çözümünde ne kadar rol alabiliyor ve nasıl daha etkin rol oynayabilirler? Konusu üzerine bir söyleşi yaptık.
Yeni bir anayasa yani toplumsal mutabakatın önündeki en önemli engelin Anayasa’daki ilk 4 madde olduğuna vurgu yapan Şimşek, anayasal değişikliğe ve toplumu eşit bir şekilde koruyup kapsayacak yeni bir anayasaya olan ihtiyaca rağmen, bu yönde adım atılmamasının da anlaşabilir olmadığını vurguladı.
Şimşek: Sistem değişti Başkanlık sistemi oldu ama anayasası yok
Şimşek, konuyla ilgili; “Hangi parti ele aldı Allah aşkına? Yani şöyle olmalı, böyle olmalı, şu olmalı diyen kim var? Herhangi bir öneri yok, yasası yok. Eee? Şimdi ortada kalan bir başkanlık sistemi nasıl işleyecekti? Başkanlık, Başkanlık makamı, dedi ki 'ben kanun hükmündeki kararlarla bu işi yürütürüm.' Ne yapacak başkan? Ya istifa edecekti ya da böyle yapacaktı. Üç tane de seçim geçirdi. Üçünde de kazandı. Sistemin değişim ihtiyacı var, Başkanlık sistemi için de buna ihtiyaç var. Sistem değişti ‘Başkanlık sistemi’ oldu ama anayasası yok. Başkanlık sistemi yerel yönetimler için ve Kürtler için de önemlidir. Bu parlamenter sistem, öncelikle Kürtlere yarayan bir sistem değil. Parlamenter sistem bir salıncak gibi, bir beşik gibi Kürtleri yüz yıldır sallayıp ‘bugün git yarın gel’ mantığıyla uyutan bir sistem. Başkanlık sisteminde ya varsın ya yoksun. En azından kendini göreceksin. O zaman bir yolun yordamın belli olur . Bir koordinasyonun oluyor. Burada şunu söylüyoruz. Tamam herkes ilk dört maddenin değişimini belki önemli görüyor, diyor ki kardeşim ben dört madde olmadan bu işi nasıl yapayım? illa bu dört madde olacak. Ha bu dört maddenin olduğu yerde de tam demokrasi olur mu? Hayır. Ama ulusal demokrasi, göreceli olarak iyileştirilebilir, esnetilebilir. Bunlar hukukçuların işidir. Biz hukuku hukukçuya, tarihi tarihçiye bırakıyoruz.” dedi.
Toplumdaki kültür gelişimi demokrasi ve siyaseti belirliyor
TMD Başkanı Şimşek, Türkiye’de STK ve siyasetçilerin demokrasi ve uzlaşı kültürünün gelişimi üzerine değerlendirmesinde de şunları ifade etti:
“Anlayamadığımız zaman - mekan kavramı ve kültür birikimi kavramıdır. Bakın, Avrupa'da şu ya da bu insan ben siyasetçi olacağım dediği zaman diyorlar ki kardeşim senin tarlanda neyin var? Prezelerin (ekinin) nelerdir? Senin geçmişinde ne var? Hangi projelere el atmışsın? Hangi projelerde çalışmışsın? Nerelerde başarı elde etmişsin? Hangi STK'nin üyeliğini ve başkanlığını yapmışsın? Kimseye yaslanmadan kendin öz gücünle ne yapmışsın? Şimdi bu kültür geliştiği için Avrupa'da siyaset bir çıkar kapısı, bir zengin olma kapısı, bir kapı kurma, komşu kurma kapısı, bir dünyalık kapısı değildir. Vatandaşına hizmet kapısıdır. Biz Avrupa'daki insanların çok dürüst olduğunu söylemiyoruz ama bir Cumhurbaşkanı'nın bir Başbakanı'nın plajda da, markette de, yolda da, bir bisikletle de, tek başına bir arabada veya yolda yürürken görebiliyoruz. Dolayısıyla bu bir kültür meselesidir. Bizim o kültürü kavrayabilmemiz için bizim STK'lerin öz gücüyle ne yapabilirliğini konuşlandırmamız lazım.”