CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, menajer Ayşe Barım’ın Gezi Direnişi gerekçe gösterilerek gözaltına alınmasını sert bir dille eleştirdi. Tanrıkulu, söz konusu gözaltının "geçmişe dönük yeni bir 'Cadı avının' başlatıldığının işareti" olduğunu belirtti.
Gezi direnişi nedeniyle gözaltı:
Ayşe Barım, ID Danışmanlık Limited Şirketinin kurucusu ve ortağı olarak tanınan bir isim. 2013 yılında gerçekleşen Gezi Direnişi'ne katılması nedeniyle, "Türkiye Cumhuriyeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçlamasıyla gözaltına alındı. Tanrıkulu, bu gelişmeyi, Gezi Direnişi'ne katılan kişilere yönelik yeniden başlatılan bir soruşturma dalgasının parçası olarak gördü.
Tanrıkulu’nun tepkisi
Sezgin Tanrıkulu, Barım’ın gözaltına alınmasını değerlendirdiği sosyal medya paylaşımında, gözaltı kararının duyurulma şeklini de eleştirdi. "Başsavcılık, Ayşe Barım’ın gözaltına alınmasını bir basın açıklamasıyla duyurdu. Bu durum, hukuki vehameti artıran bir unsurdur" diyen Tanrıkulu, birçok kişinin gözaltı kararını alan Başsavcılığın, Barım’ın durumunu duyururken aşırı bir açıklama yapma gereği duyduğunu belirtti.
Ayşe Barım’ın gözaltına alınmasındaki hukuki vehamet;
— Sezgin Tanrıkulu (@MSTanrikulu) January 24, 2025
➡️ Çeşitli soruşturmalar nedeniyle yüzlerce kişinin gözaltı kararını veren ve gözaltı kararını alırken açıklama yapma gereği duymayan Başsavcılık, Ayşe Barım’ın gözaltına alınmasını bir basın açıklamasıyla duyurdu.
➡️… https://t.co/mHMDgd0JMp
Gezi iddianamesi ve Avrupa insan hakları mahkemesi kararı
Tanrıkulu, Gezi Direnişi’ne ilişkin soruşturmaların hukuki boyutunu hatırlatarak, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından verilen kararın ve Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararların gözaltı işlemleriyle çeliştiğini vurguladı. AİHM’nin Gezi protestoları ile ilgili verdiği kararın, toplantı ve gösteri yürüyüşü ile ifade özgürlüğü hakkı çerçevesinde olduğunu belirten Tanrıkulu, bu kararlara da uyulmadığını ifade etti.
Yeni bir 'Cadı Avı' başlatılıyor
Tanrıkulu, Barım’ın gözaltına alınmasının sadece bir kişiyle sınırlı kalmayacağını, bu tür adımların daha geniş bir sürecin habercisi olduğunu ve özellikle sivil toplum örgütleri, aktivistler ve vatandaşlar için de bir baskı oluşturabileceğini savundu. "Bu gözaltı işlemi, geçmişe dönük yeni bir 'Cadı avının' başlatıldığının işaretidir" diyerek, kamuoyunun bu tür gelişmelere karşı dikkatli olması gerektiğini vurguladı.
Barım’ın ifadesine davet edilmemesi:
Sezgin Tanrıkulu, Barım’ın iddialara ilişkin ifade vermek üzere davet edilmediği halde gözaltına alınmasının, yalnızca siyasetçiler değil, aynı zamanda sivil toplum kuruluşları ve aktivistler açısından da büyük bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. Tanrıkulu, bu durumun bir endişe kaynağı olduğunu ve bu tür uygulamaların doğru olmadığını belirtti.