AMED TIMES - 8 yıldır siyasetten uzak duran eski Milletvekili Leyla Zana, DEM Parti’nin seçim çalışmaları için sahaya indi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkan Adayları Doğan Hatun ve Serra Bucak ile Dicle İlçesi’ne giden Zana’ya Aysel Baran ile Hacı Akengin de eşlik etti.

Şeyh Sait vurgusu

Yoğun kar yağışı altında düzenlenen seçmen buluşmasına yüzlerce kişi katıldı. Diclelilere seslenen Leyla Zana, “Dicle, Kürtlerin ulus bilincinin tohumu yüz yıl önce bu topraklarda Şeyh Sait tarafından atıldı” dedi.

İstanbul’a seslendi

Seçim konuşmasında İstanbul seçimleri ile ilgili konuşan Leyla Zana, “Bütün sınıfsal özellikleri ile İstanbul’a sesleniyorum. İstanbul, bir müjde bekliyor bu insanlar! Kardeşliğe ve birlikte yaşamaya, bütün renkleri kucaklamaya, kendini gösterecek misin İstanbul? Sen en büyük bir Kürt şehrisin. Bölgenin nüfusu kadar sende nüfusum barınıyor. Kollarını açıp onları kucakladın. Besledin, bağrında onları büyüttün. Dünün hor görülmüş Kürt’ünü bugünün ve yarının umudu haline dönüştürdün” dedi.

Yarın için katkı sunacak mısın İstanbul?

İstanbul’un birlikte yaşamanın umudu olduğuna vurgu yapan Zana konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Kürdün kimlik ve kültürünü, özgür iradesini bağrında tekrar büyütecek misin İstanbul? İradenin bulanmaması için berrak bir şekilde sandığa yansımasını sağla İstanbul. Hayatı bize zindana çevirdiler. İstanbul, Kürdistan ile Türkiye’nin kardeşleşmesini sağla. Ortadoğu coğrafyasının kan gölüne döndüğü bir ortamda, biz Ortadoğu’nun kadim halkı olarak birlikte rengarenk çiçeklerin tohumlarını ekelim. Birlikte güçlenerek geleceği inşa edelim. Bize reva görülen bu yaşamı hak etmiyoruz, daha özgür ve demokratik bir yaşamı hak ediyoruz.”

3’üncü yolu işaret etti

Sandığa gitme çağrısı yapan Leyla Zana, şöyle devam etti: “Güçlü bir irade sandıktan çıkarsa bu güçlü bir barış demek, demokrasi demek, güçlü ve özgürlüklü günler demek. Bizler bu topraklarda çok çektik, gelecek çocuklarımızındır onlar çekmesin. İlk demokratik, özgür yaşamın bütün farklılıkların kendini yansıttığı bir geleceğin tohumlarını 1991 yılında bu alanda attık. Umuyorum ve diliyorum ki 3’üncü yolun hayat bulması içinde, ki biliyorsunuz bunda Sayın Abdullah Öcalan’ın büyük katkıları var. Halklar, bütün özgürlüklerini, bütün kimliklerini koruyarak, bütün farklılıklarını koruyarak, kimsenin kimseyi asimile etmediği, inkar etmediği, birbirine saygı duyarak geleceği örmenin yoludur 3’üncü yol. Bu felsefeyi, bu fikirleri bize öğreten kişiye buradan selam göndermek istiyorum.” 

Kaynak: Amida Haber