AMED TIMES - AK Parti'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde açıklanan Kobani Davası kararlarına ilişkin "İsyan girişiminden on yıl sonra hakkın yerini bulduğunu görüyor bundan da memnuniyet duyuyoruz" dedi. Erdoğan ayrıca  "Bunlar asla bir protesto değil, bir terör kalkışmasıdır. Bölücü örgüt unsurları doğrudan devletimizi hedef alan bir isyan girişiminde bulunmuştur" ifadelerini kullandı.

AK Parti'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kobani Davası kararlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede karardan memnuniyet duyduklarını söyledi. 

"Mahkeme kararı ile ilgili haddi aşan yorumları tasvip etmiyoruz" diyen AK Parti'li Cumhurbaşkanı "İsyan girişiminden on yıl sonra hakkın yerini bulduğunu görüyor bundan da memnuniyet duyuyoruz. Sokakları kan gölüne çevirerek bu ülkede siyaset yapılmayacağını artık herkesin anlamasını ümit ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, 26. Dönem Adli Yargı ve 16. Dönem İdari Yargı Kura Töreni'nde konuştu.

Konuşmasında Kobani Davası'na değinen Erdoğan, 6-8 Ekim olaylarına ilişkin "Bunlar asla bir protesto değil, bir terör kalkışmasıdır. Bölücü örgüt unsurları doğrudan devletimizi hedef alan bir isyan girişiminde bulunmuştur" ifadelerini kullandı. 

"DEMOKRASİYE DARBE YAPANLAR MAHKEMELER TARAFINDAN MAHKUM EDİLDİ"

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde: 

"İran’a başsağlığı diliyorum. Bu zor günlerinde dost ve kardeş ülke İran'ın yanında olacağız.

Hakim savcı sayımızı 25 bine yaklaştırmış oluyoruz. Adalet sisteminin şartı nitelikli ve yitişmiş personeldir. Bugüne kadar attığımız en önemli adımların başında perrsonel sayısının artırılması vardır. 

Personel sayımızı artırmak suretiyle mahkemelerimizin yükünü hafiflettik. 

Adalet teşkilatımızın personel sayısı 61 binken bugün bu rakam 202 bini buldu. 

Mahkeme kararlarındaki hataları en aza indirmek için istinaf mahkemelerini kurduk. Adalet kurumlarının modern ve fonksiyonel mekanlar olmasına özen gösterdik. 

Hukuk devletini güçlendirdik. Yargının bağımsız hareket edebilmesini sağladık. Yargıda çift başlılığa son verilmesinden, bireysel başvuru hakkına kadar geniş bir yelpazede adalete erişimi hızlandıran tarihi reformlara imza attık. Güven veren çalışmalarımıza hız kesmeden devam ettik. 

Adalet suçlunun hapiste mazlumun dışarıda olmasıdır. İnsanlar arasında cezasızlık algısının yaygınlaşması adaletsiz duygusunu körükleyecektir. 

Hakkın yerini bulmasının önemi tartışma götürmez. Ülkemizdeki darbe geleneği ile de hesaplaştık. Anayasayı değiştirerek darbecilerin yargılanmasını sağladık. Geç de olsa hak ettikleri cezaları aldılar. 12 Eylül ve 28 Şubat’ta demokrasiye darbe yapanlar, bağımsız Türk mahkemeleri tarafından mahkum edildi. Aynı durum 15 Temmuz için de geçerlidir.

"GÖREVİ HUZURU SAĞLAMAK OLANLARIN, DARBE ŞARTLARININ ŞEKİLLENMESİNİ BEKLEDİĞİ GÜNLER ESKİ TÜRKİYE’DE KALMIŞTIR"

Yurtdışına kaçan alçakların peşini de asla ve asla bırakmayacağız. Son FETÖ’cü hain de yargıya hesap verene kadar enselerinde olacağız. Vatanımızın bekasına, milli iradenin egemenliğine kim kast ederse dün olduğu gibi bugün de bizi ve yargımızı karşısında bulacak. Demokrasimize uzanan elleri kırmaktan çekinmedik, bundan sonra da çekinmeyeceğiz. Görevi huzuru sağlamak olanların, darbe şartlarının şekillenmesini beklediği günler eski Türkiye’de kalmıştır. 

KOBANİ DAVASI AÇIKLAMASI

Erdoğan’dan Merih Demiral açıklaması Erdoğan’dan Merih Demiral açıklaması

(Kobani Davası kararları) Bunlar asla bir protesto değil, bir terör kalkışmasıdır. Bölücü örgüt unsurları doğrudan devletimizi hedef alan bir isyan girişiminde bulunmuştur.

Bölücü canilerin katlettiği insanlar arasında ihtiyaç sahiplerine kurban eti dağıtan 16 yaşındaki Yasin Börü ve arkadaşları da vardır. 6-8 Ekim olaylarını azmettirenler milletimize böyle bir acıyı yaşatanlar bellidir. Hukuk, elbette bunlar hesap sormak zorundadır. Siyasi dava denilerek terör kalkışmasının aklanmaya çalışılması her şeyden önce hukuka ve demokrasiye hakarettir. 6-8 Ekim olaylarını kimse mazur ve meşru gösteremez. Mahkeme kararı ile ilgili haddi aşan yorumları tasvip etmiyoruz. Karar kayıplarının acısıyla son on yıldır Kerbela'ya dönmüş yüreklere su serpmiş, adaletin tecellisine olan inancı yeniden güçlendirmiştir. İsyan girişiminden on yıl sonra hakkın yerini bulduğunu görüyor bundan da memnuniyet duyuyoruz. Sokakları kan gölüne çevirerek bu ülkede siyaset yapılmayacağını artık herkesin anlamasını ümit ediyoruz."

Kaynak: Haber Merkezi