GÜNDEM

Erdoğan’dan Aile Yılı Tanıtımında faizsiz kredi ve doğum yardımı açıklaması

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aile Yılı Tanıtım Programı'nda, yeni evlenen çiftlere faizsiz kredi desteği, doğum yardımlarının artırılması ve cinsiyetsizleştirme politikalarına karşı devam eden tepkilerini vurgulayarak üç çocuk çağrısını yineledi.

Abone Ol

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aile Yılı desteklerini açıkladı.

Aile Yılı kapsamında, yeni evlenen çiftlere 48 ay vadeli, 2 yıl geri ödemesiz, 150 bin lira tutarında faizsiz kredi verilecek.

Yeni doğacak ilk çocuk için verilen tek seferlik doğum yardımı tutarı 5 bin liraya yükseltildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikinci çocuk için bin 500, üçüncü ve sonraki çocuk için beş bin lira verileceğini söyledi.

Gençlere konut desteği ve kadınlara uzaktan çalışma

Erdoğan, aile kurmayı teşvik edecek ek destekler üzerinde çalıştıklarını da anlattı. Buna göre, kadınların uzaktan ve esnek çalışmaları için düzenlemeler yapılacak.

Çalışan anne ve babalar için ücretsiz ya da düşük maliyetli çocuk bakım hizmeti ağının da güçlendirilmesine yönelik adımlar atılacak.

“Nüfus artış hızı alarm veriyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aile Yılı müjdelerinin ön plana çıktığı konuşmasında önemli mesajlar da verdi. “Doğurganlık oranı ve nüfus artış hızımız alarm vermektedir.” diyen Erdoğan, harekete geçmek zorunda olunduğunu ifade etti.

Türkiye’nin genç ve nitelikli nüfus bakımından kan kaybettiğine dikkat çeken Erdoğan, “Gerekli önlemleri almazsak sorun telafi edilemez boyuta varacak.” uyarısında bulundu.

Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Değerlerimizin gelecek nesillere aktarılması amacıyla çok önemli çalışmalar yapacağımızı ifade etmiştik. Aile Yılı çerçevesinde icra edeceğimiz çalışmaları etkin ve verimli nüfus politikalarıyla destekleyip, güçlü ve sürdürülebilir bir zemine taşımak önceliklerimizden biridir.

“Aile küçük bir toplumdur”

Aile küçük bir toplumdur, toplum da büyük bir ailedir. Aile bizim en kadim, en köklü müesseselerimizden biridir. Toplumun özünü teşkil eden aile kurumu, milli, manevi değerlerimizin muhafazasında vazgeçilmez bir öneme sahiptir. Aile kurumu etrafında şekillenen toplumsal bilincin yüksek olduğu dönemlerde devletin de milletin de güçlü bir konuma sahip olduğunu görürüz.

"Zengin bir miras bırakmak hepimizin görevi"

Aile yapımızı korumak ve bizden sonraki kuşaklara zengin bir miras bırakmak hepimizin görevidir. Aileyi güçlü kılmak istiyorsak işe aile fertlerinden başlamamız gerektiği açıktır. Temel ne kadar sağlam atılırsa bina da o kadar dayanıklı olur. Çocuklarımızın gerek aile içinde gerekse eğitim kurumları bünyesinde bilgiyle, görgüyle yetişmeleri son derece mühimdir.

Eğitim, ahlak, terbiye ve şahsiyet inşası önce ailede başlar. Bilinçli bir anne-babanın elinde büyüyen çocuklar ailelerine, milletlerine ve insanlığa faydalı örnek kişiler haline gelir. Vatanına, milletine bağlı, tarihini, köklerini ve kim olduğunu bilen, bilgisi ve vizyonuyla çağı iyi okuyabilen bir gençlik hepimizin arzusudur.

"Toplumu sapkın ideolojilerden korumak hepimizin sorumluluğu"

Çocuklarımızı ve gençlerimizi zararlı akımlardan, zehirli düşüncelerden aile ve toplum yapımızı tehdit eden sapkın ideolojilerden korumak hepimizin ortak sorumluluğudur. Tuhaf zamanlarda yaşıyoruz. Neoliberal kültür akımları sınırları aşarak, dünyanın dört bir yanına nüfuz ediyor. Dijital platformlardaki yayınlar çoğu zaman kültür erozyonu gibi süreçlere sebep oluyor.

"Türkiye’nin tavrı belli, geri adım olmayacak"

LGBT aparatının hedefi ailedir. Birkaç ay evvel, tedbir uyguladığımız dijital bir oyun platformunda tespit edilen ahlaksızlıklar bunun en çarpıcı örneğidir. Önümüzdeki dönemde bu duruşumuzu daha da sağlamlaştıracağız. Cinsiyetsizleştirme politikalarına tepki göstermeye kararlılıkla devam edeceğiz. Bu konuda Türkiye’nin tavrı bellidir, geri adım söz konusu olmayacak.

Küresel cinsiyetsizleştirme politikaları karşısında kazanılacak her mevzi, insanlığın geleceği adına büyük bir başarıdır. Akademi, medya, sivil toplum camiamızın daha aktif sorumluluk alacağına inanıyorum.

"Harekete geçmek zorundayız"

Bin yıldır bu topraklara mührünü vurmuş, bilgisi ve erdemiyle medeniyet coğrafyasını yeşertmiş güçlü nesillerin devamı, bizler için hayat meselesine dönüşmüştür. Büyük ve güçlü Türkiye iddiasını taşıyorsak, yarınlarımızı güvence altına almayı arzu ediyorsak, şimdiden harekete geçmek zorundayız.

Doğurganlık oranı ve nüfus artış hızımız alarm vermektedir. 2001 yılında doğurganlık hızımız 2,38 iken bugün bu rakam 1,51’e düşmüştür. Nüfusun yenilenme düzeyinin 2,1 olduğu dikkate alındığında durumun vahameti daha net anlaşılacaktır.

"Üzülerek söylüyorum; Türkiye kan kaybediyor"

Çocuk ve genç nüfusumuz azalırken yaşlı nüfusumuz tarihimizde ilk defa yüzde 10’un üzerine çıktı. Tüm bunlarla birlikte, evlenme yaşı önemli ölçüde yükselmiş, boşanma oranları ise artmıştır. Türkiye genç ve nitelikli nüfus bakımından, üzülerek söylüyorum kan kaybetmektedir. Gerekli önlemleri almazsak sorun telafi edilemez boyuta varacaktır. Allah korusun.

Yeni evlenecek gençlere faizsiz kredi

Geçmişte üç çocuk çağrısı yapmıştık. Ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıktı. Her fırsatta üç çocuk çağrımızı tekrarladık, tekrarlıyoruz. Evliliğe ilk adımını atan gençlerimize 48 ay vadeli, 2 yıl geri ödemesiz, 150 bin lira tutarında faizsiz kredi desteği sunuyoruz. Yeni doğacak ilk çocuk için verdiğimiz tek seferlik doğum yardımını 5 bin liraya yükseltiyoruz. İkinci çocuk için her ay 1500 lira. Üçüncü ve sonraki çocuklar için de her ay 5 bin lira olacak şekilde çocuk yardımlarını devreye alıyoruz.

Genç çiftlere konut desteği gündemde

Sadece bunlarla sınırlı değil. Aile kurmayı teşvik edecek maddi destekler, danışmanlık hizmetleri ve genç çiftler için konut destekleri gibi uygulamaları devreye alacağız. Esnek ve uzaktan çalışma modelleriyle kadınların ev ve iş hayatlarını rahatlatacak yeni imkanları hayata geçireceğiz. Çalışan anne ve babalar için düşük maliyetli çocuk bakım hizmetlerini güçlendireceğiz."