Cezaevlerindeki kötü muamele, kelepçeli muayene ve insan onurunu zedeleyen uygulamalar, tutsakların sağlık hizmetlerine ulaşımını zorlaştırıyor. Baran, "Kronik ve kanser hastalarının hastaneye ulaşma süreleri uzadı ve bu durum hastalıkların ilerlemesine yol açıyor" dedi. Adalet Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı arasında entegrasyon eksikliği, sağlığa erişim konusunda ciddi sorunlar yaratıyor.

Baran, cezaevlerinde personel ve idarecilerin ayrımcı yaklaşımlarının da sağlığa erişimi engellediğini belirtti. İçeride yaşanan ekonomik zorlukların, mahkûmların temel haklarından mahrum kalmalarına neden olduğunu ifade etti. Ayrıca, Adlı Tıp Kurumu’nun infaz erteleme yetkisini kullanmamasının da hastaların hayatını tehdit ettiğini vurguladı.

Fiziki koşulların da sağlık sorunlarına neden olduğunu belirten Baran, kışın ısınmayan, yazın aşırı sıcak cezaevlerinin sağlık problemlerini artırdığını kaydetti. Sosyal aktivitelerin kısıtlanması ve izolasyonun psiko-sosyal sorunlara yol açtığını da sözlerine ekledi.

Biberonuna tiner, çorbasına çamaşır suyu koyan annenin şoke eden itirafları Biberonuna tiner, çorbasına çamaşır suyu koyan annenin şoke eden itirafları

Ayrımcı uygulamaların son bulması gerektiğini, ağır hasta tutsakların son ana kadar içeride tutulmaması gerektiğini belirten Baran: Cezaevlerinde sağlık hizmetlerinin sunumu ve sağlığa erişim konularında iyileştirici adımlar atılması gerektiğini ifade ederek; "Suçtan bağımsız olarak herkesin sağlık hakkına erişimi sağlanmalıdır" dedi.

Ahmet Baran, bu konuları gündemde tutmaya devam edeceklerini vurguladı.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı