Uşak Eşme'deki Tüprag Kışladağ Altın Madeni’nin işletmeye açılması, AİHM kararı doğrultusunda devam ederken yeniden yargılama sürecinde yargıya taşındı. Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Sözcüsü Uğur Sümer, madenin çevreye verdiği zararlar nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çevre ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Anayasa Mahkemesi ve Danıştay üyeleri dahil olmak üzere karara imza atan yargı mensupları hakkında suç duyurusunda bulundu.
"Doğa katliamına sebep oluyor"
Sümer, madenin doğaya verdiği zararları dile getirerek, Uşak Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği suç duyurusunda “Doğa adına; çocuklarımızın, torunlarımızın yaşam hakları ve ülkemizin geleceği için davacıyım” ifadelerini kullandı. Suç duyurusunda, madenin su kaynaklarını kirletme, canlı yaşamını yok etme ve bölgedeki çevresel felakete yol açma suçlamaları yer aldı.
Bilirkişi raporlarının değişimi
Sümer, madenin ÇED raporlarına karşı Manisa 2. İdare Mahkemesi'nde devam eden davada, bilirkişilerin kararlarını nasıl değiştirdiğine dikkat çekerek, "Bilirkişiler kararlarını nasıl değiştirdi? Neden değiştirdi?" diye sordu. Ayrıca, mahkemeye atanan ikinci bilirkişi heyetinin maden şirketinin lehine rapor hazırladığına vurgu yaptı.
Tüprag'ın zehirli etkileri
Tüprag Kışladağ Altın Madeni’nin siyanür ve ağır metallerle yarattığı çevresel tahribatı anlatan Sümer, bölgenin Ege Bölgesi ve Ege Denizi'nin geleceği için tehdit oluşturduğunu belirtti. Madenin sahasının genişlediğini ve zehirli atıkların yerel canlıları öldürdüğünü ifade etti.
Tarihi örnekle uyarı
Sümer, Balya’daki eski maden sahasından örnek vererek, siyanürle altın çıkarma yönteminin çevreye verdiği kalıcı zararları vurguladı ve Balya’daki 3,5 milyon ton atığın Manyas Gölü’ndeki yaşamı yok ettiğini hatırlattı.
"İmzası olan herkes cezalandırılmalı"
Sümer, suç duyurusu dilekçesinde, sürece imzası bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan ve diğer yetkililerin yanı sıra madenin patronlarının da insanlık suçu işlediklerini belirterek, yargılanmaları ve cezalandırılmaları gerektiğini ifade etti.