UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde bulunan Selçuklu Meydan Mezarlığı, hem Türk-İslam tarihinin önemli miraslarından biri olması hem de barındırdığı sanat eserleriyle dikkat çekerken, son kazı çalışmaları sonucunda bu tarihi mirasa yeni mezarlar eklendi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kulaz başkanlığındaki ekip tarafından yürütülen çalışmalar, bölgedeki tarihi zenginliği gözler önüne sermeye devam ediyor.

Selçuklu üslubunu yansıtan sandukalar gün yüzüne çıkarıldı

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın izni ve mali desteğiyle, ‘Geleceğe Miras’ projesi kapsamında yapılan kazı ve restorasyon çalışmalarında, yazıları, geometrik desenleri ve bitkisel süslemeleriyle dikkat çeken altı sanduka gün yüzüne çıkarıldı. Kazılar, mezarlığın ‘Seyitler’ bölümünde yürütülürken, yüzey toprağının alınması sonucu ortaya çıkan bu sandukalar, 13’üncü ve 14’üncü yüzyıl Selçuklu döneminin mimari ve sanatsal özelliklerini taşıyor.

Kazı Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Mehmet Kulaz, bölgedeki çalışmalara ilişkin yaptığı açıklamada, Selçuklu Meydan Mezarlığı'nın tarihi zenginliğine dikkat çekerek şunları söyledi:

“Bu yılki çalışmalar ‘Geleceğe Miras’ projesi kapsamında hız kesmeden devam ediyor. Seyitler Mezarlığı bölümünde yaklaşık 2 bin metrekarelik alanda kazılar sürdürülüyor ve yüzey toprağı alındıkça, yeni mezar taşları gün yüzüne çıkıyor. Bu yıl toprak altında bulunan çok nitelikli sandukalar ortaya çıkarıldı. Bu altı sanduka, hem bitkisel hem de geometrik süslemeleriyle Selçuklu döneminin estetik anlayışını tamamen yansıtıyor.”

Sanduka

Göbeklitepe kışın da yoğun ilgi görüyor Göbeklitepe kışın da yoğun ilgi görüyor

Binlerce mezar taşı toprak altında gün yüzüne çıkmayı bekliyor

Selçuklu Meydan Mezarlığı’nın altında hâlâ binlerce mezar taşı olduğu düşünülüyor. Kazı ekibi, alanın büyük bir kısmının toprak altında kaldığını ve her yıl yapılan çalışmalarla bu mezar taşlarının gün yüzüne çıkarılacağını belirtiyor. Bu yılki çalışmalarda özellikle sandukaların özgün haline kavuşturulması ve zeminlerinin düzeltilmesi konularında önemli adımlar atıldı.

“Toprak altında belki binlerce mezar taşı var ve bunların açığa çıkarılması gerekiyor. Bu yıl toprak altından çok nitelikli mezar taşları çıktı. Altı sanduka, Selçuklu sanatının bitkisel ve geometrik süslemeleriyle önemli örnekler sunuyor. Çalışmalarımız devam ettikçe bu tür yeni mezarlar gün yüzüne çıkarılacak ve koruma altına alınacak,” diye konuştu Dr. Kulaz.

Restorasyon çalışmaları da devam ediyor

Kazı çalışmaları sırasında sadece yeni mezarlar ortaya çıkarılmıyor, aynı zamanda mevcut mezar taşlarının da korunması için restorasyon işlemleri yapılıyor. Dr. Kulaz, zemini bozulmuş mezar taşlarına yönelik blokaj uygulamaları gerçekleştirildiğini ve mezar taşlarının özgün hallerine kavuşturulduğunu belirtti. Bu yıl, 80 mezar taşına blokaj uygulanarak zemini düzeltildi.

"Zemini bozulmuş mezar taşlarına müdahale ederek özgün hallerine kavuşturma çalışmalarımız da hızla devam ediyor. Bu kapsamda yaklaşık 80 mezar taşına müdahale edilerek zeminleri düzeltildi ve yüzey toprağı alındı. Bu çalışmalar ilerledikçe mezarlık çok daha görkemli bir hale geliyor," dedi Dr. Kulaz.

Selçuklu Meydan Mezarlığı: Tarih ve sanatın buluşma noktası

Selçuklu Meydan Mezarlığı, Ahlat’ın 8. yüzyıldan itibaren önemli bir yerleşim merkezi olduğunu gösteren bir tarihi miras niteliği taşıyor. Mezarlıkta yer alan mezar taşları, sadece birer mezar taşı olmanın ötesine geçerek, Orta Asya’dan Anadolu’ya uzanan Türk-İslam sanatının izlerini taşıyan anıtsal yapılar olarak da büyük bir değer taşıyor. Kazı çalışmaları tamamlandıkça, bu mezar taşlarının daha geniş kitlelere ulaşması ve korunması hedefleniyor.

Geleceğe miras niteliğindeki bu çalışmalarla, Ahlat’ın Selçuklu dönemine ait kültürel ve sanatsal zenginliği korunarak gelecek nesillere aktarılmaya devam ediliyor.

Kaynak: İHA